Özerk yaşamın belgeseli: Roza
AMED (DİHA) - İlk gösterimi Amed'te yapılan Roza belgesel filminin yönetmeni Kudbettin Cebe, Rojava'daki devrimi ve yaşamı kayda aldıklarını söyledi. Cebe, belgeselde "Demokratik özerklik nedir ve nasıl işler?" sorusuna görüntülerle cevap vermeye çalıştıklarını anlattı.
11'inci Uluslararası İşçi Filmleri Festivali kapsamında ilk gösterimi Amed'te (Diyarbakır) yapılan Roza "Welatê Du Çeman-İki Nehrin Ülkesi" belgeseli izleyiciden büyük ilgi gördü. Belgeselin yönetmeni Kudbettin Cebe Kürdistan'ın Rojava parçasında inşa edilen Demokratik Özerkliği beyaz perdeye aktardıklarını söyledi.
'Rojava'da gündoğdu'
Belgesel, DAİŞ ile girilen çatışmada hayatını kaybeden Süryani YPG savaşçısının cenaze töreni ile başlarken, direniş içerisinde yer alan bir ailenin devrime olan bakışına da yer veriyor.
Rojava devriminin tüm dünya için heyecan yarattığına değinen Cebe, Rojava devrimini anlatan bir belgesel yaparak oradaki direnişe katkı sunmak istediklerini ifade etti. Rojava'daki savaş ve direnişin dünya gündemine girdiğine dikkat çeken Cebe, insanların niçin savaştığını yansıtmak istediklerini dile getirdi. Kahramanlıkların yazıldığı coğrafyada bütün dünyaya örnek teşkil edecek bir yaşamın örüldüğünü anımsatan Cebe, "Orada inşa edilen yaşam çok gündeme gelmedi. Özerkliğin pratik olarak nasıl yaşam bulduğunu görsel olarak yansıtmak gerekiyordu" dedi.
'Komünalizm aktarıyoruz'
Kobanê direnişi ile birlikte YPG ve YPJ'nin dünya için savaşan insanlar olarak görüldüğünü vurgulayan Cebe, "O insanlar popülizm için direnmedi. Onlar özgür, eşit ve komünal bir yaşam için direndi. Biz o komünal yaşamı görüntülerimiz ile dünyaya göstermek istedik" dedi. Rojava'da bütün kimlik ve inanışların bir arada yaşadığına dikkat çeken Cebe, "Rojava'da her bölgenin, inanışın ve kimliğin kendini ifade ettiği halk meclisler var. Biz bu meclislerin çalışma biçimine yer verdik. En küçük meclisten en büyük meclise doğru işleyişin nasıl olduğu belgesel de görülecektir" dedi.
'Alternatif yaşam orada'
Her köyde bulunan ekonomik kooperatiflerin kapitalizme alternatif olduğunu vurgulayan Cebe, oradaki insanların ekinlerini birlikte ekip biçtiği ve pazara birlikte götürmesine şahit olduklarını anlattı. Cebe, "Devrim öncesi toprağı olmayan binlerce insan şuan ekip biçme şartı ile istediği kadar toprak alabiliyor" dedi.
'En küçük meclisteki tartışmaya yer verdik'
İnsanların emekleri ile komünal kazanımlarının yanı sıra politik ilerlemesinin de belgeselde yer aldığını söyleyen Cebe, Rojava'daki değişimin öncüsü kadınların yaşamdaki özgürlüklerin de belgeselde görüldüğünü belirtti. Rojava'nın meclislerle yönetildiğini hatırlatan Cebe, "Belgeselde o meclislerdeki günlük tartışmalar ve karar almalar görülecek. İnsanların itirazları ve en sıcak tartışmaları ile birlikte alınan ortak kararların görüntülerine yer verdik" dedi.
'Özerkliği anlamak isteyenler izlemeli'
Başta Türkiye olmak üzere tüm dünyanın özerkliği tartıştığını ifade eden Cebe, "Teorik olarak özerkliğin ne olduğu sürekli belirtiliyor, ancak görsel olarak da yansıtılmalı" diye konuştu. Orada kaldıkları süre zarfında sistemden çok etkilendiklerine değinen Cebe, "Belgeseli izleyen insan oradaki yaşamı mutlaka talep edecektir. Özellikle Türkiye için kaçınılmaz bir sistem olacağı herkes tarafından görülecek" dedi.
'Hayal edilen yaşam Rojava'da'
İnsanların ütopya olarak gördüğü sistemin Rojava'da inşa edildiğini söyleyen Cebe, "Biz o insanlara aradıkları sistemin imkansız olmadığını ifade etmek istedik. Şüphesiz bunun bedelsiz olmayacağı da belgeselde görülecek" dedi. Belgesel için bir sene önce Rojava'ya geçtiklerini vurgulayan Cebe, "Biz oradaki yaşamı belirli bir aşamada gösterdik, ancak şimdi daha ileriye ulaşmış durumda. Zaman geçtikçe eksiklikler gideriliyor ve sistem daha sağlam oluyor" ifadelerini kullandı.
Belgeselin birçok ilde gösterime gireceğini belirten Cebe, Rojava ile ilgili görsel çalışmalarının devam edeceğini sözlerine ekledi.
(cnö-era/şo/fç)
