DİHA - Dicle Haber Ajansı

Haberler

Cezaevi iş yurtlarında pul parasına çalıştırılıyorlar

 
25 Eylül
10:15 2016

HABER MERKEZİ (DİHA) - Türkiye'deki 258 farklı cezaevinin bünyesinde yer alan iş yurtlarında 5275 sayılı yasaya göre çalışmak zorunda olan 40 bin 250 mahpus, günde en fazla 11 TL kazanabiliyor.

Gazete Duvar'ın haberine göre, Türkiye'deki 258 farklı cezaevinin bünyesinde yer alan iş yurtlarında yasaya göre çalışmak zorunda olan 40 bin 250 mahpus var. Görüşülen Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği'nden Sosyolog Tayfun Koç'un paylaştığı bilgiler üzerinden derlenen habere göre, 2015 yılı itibarıyla 40 bin 250 mahkumdan bu işyurtlarında çırak olarak çalışanları 7 buçuk TL, kalfa olarak çalışanları 8, usta olarak çalışanların ise en fazla 11 TL kazanıyor.

Pul parasına çalışıyorlar

Öyle ki bazı mahkumlar ailelerine mektup yazmak için pul parasına bu atölyelerde çalışıyor.

Sosyolog Koç, konuyla ilgili olarak şunları söyledi, "5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunu'na göre, bir hükümlünün çalışması yükümlülüktür. Hükümlülerin çalışması zorunludur. Tutukların çalışması ise isteğe bağlıdır. 29. Maddenin 1. Fıkrasına göre, kurum hekimi tarafından belirlenen ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı olduğu belirlenen meslek sahibi olmayan hükümlüler ile meslek sahibi olan istekliler kurum imkanları ölçüsünde belirlenen ücret karşılığında atölye veya işyurtlarında çalıştırılabilirler. Yani bu şu anlama geliyor: Hükümlülerin sağlık problemleri yoksa ve meslek sahibi değillerse çalışmak zorundadırlar. Tutukluların çalışmasında ise kendilerinden çalışmaları istenebilir. Ancak buna mecbur tutulamazlar. Burada en büyük sorun ise şu: Çalışan 40 bin 250 mahpusun sigortası yok. Usta olarak çalışan mahpus günde en fazla 11 lira alabiliyor. Bununla ilgili yasal düzenlemeler getirilmeli. Çalışan mahpuslar asgari ücret almalı ve sağlık sigortaların uzun vadeli olarak acil bir şekilde düzenlenmesi gerekir. Hizmet akdi ile çalışmamakla birlikte, Ceza İnfaz Kurumları bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular hakkında, iş kazası ve meslek hastalığı ile analık sigortası uygulanıyor. Bu sigortalılık sadece iş kazası, meslek hastalığı ve analık sigortasını kapsamaktadır. Uzun vadeli sigorta kolları (malullük, yaşlılık, ölüm) bu sigortaya dahil değildir. Dolayısıyla emekli olamıyorlar. Ancak dışarıdan isteğe bağlı sigorta primi ödeyerek emeklilik hakkı elde edebilirler."

Çalışmadıklarında disiplin cezası veriliyor

Çalışan mahpuslar için en büyük sorunun bu işi yapmak istemedikleri zaman disiplin cezasıyla tehdit edildiklerini belirten Koç, şöyle devam etti: "Eğer bir mahpus verilen işi yapmıyorsa disiplin cezası alıyor. Örneğin hükümlünün iyi hali ortadan kalkabiliyor. Mahpuslar meslek sahibi değilse ve sağlık problemleri yoksa verilen işleri yapmak zorundadırlar. Bize ulaşan iddialara göre cezaevleri müdürlerinin mahpusları kendi işlerinde bile kullanıldığı söyleniyor. Bütün bunlar büyük hak ihlallerini gözler önüne seriyor. Çalışan mahpuslar için insani ve vicdani yasaların acil bir şekilde oluşturulması gerekiyor."

'Hukuk devletinde sosyal güvence olmalı'

Ceza Hukuku davalarıyla tanınan Avukat Rahmi Ofluoğlu ise, cezaevlerinde çalışanlarla ilgili "Her ne kadar bu durum cezanın infazı olarak verilse dahi bir hukuk devletinde bunların yaşanmaması gerekiyor. Bu bir angaryadır. İnsanlar hangi şartlarda olursa olsun kötü koşullarda çalıştırılmamalı. Bu yüzden cezaevlerinde hükümlü olarak bulunanların da sosyal güvencelerin yapılması gerekiyor" dedi.

(öç)




Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR