DİHA - Dicle Haber Ajansı

Haberler

'Direnişten kaçmak kimseye fayda sağlamaz'

 
28 Eylül
09:14 2016

HATAY (DİHA) -Barış Bildirisi'ne imza attığı için Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi'ndeki (MKÜ) sözleşmesi yenilenmeyen Yrd. Doç. Dr. Utku Sayın, "Direnişten kaçmak kimseye fayda sağlamaz. Öğretmenlerin direnişi elden bırakmaması gerekir" ifadelerini kullandı.

Hatay-Mustafa Kemal Üniversitesi'nde (MKÜ) görev yaparken, "Bu Suça Ortak Olmayacağız" başlıklı Barış Bildirisi'ne imza atan Yrd. Doç. Dr. Utku Sayın, kendisi gibi imzacı olan başka bir akademisyen arkadaşı ile birlikte sözleşmeleri yenilenmeyerek, fiili olarak görevden uzaklaştırıldı. Hakkında MKÜ Rektörlüğü tarafından başlatılan inceleme kapsamında hazırlanan dosya ise, "meslekten men" edilmesi talebiyle Yüksek Öğretim Kurumu'na (YÖK) gönderildi.

Haklarında dosya hazırlanan diğer akademisyenler gibi süreci yargıya taşıyan Sayın, sürecin beraberinde getirdiği tüm zorluklara rağmen attığı imzadan pişman değil.

Nikahtan sonra attığım ikinci önemli imza

Attığı imzanın evlenirken nikahında attığı imza ile birlikte hayatının en önemli iki imzasından biri olduğunu dile getiren Sayın, Barış Bildirisi'ni sadece sisteme karşı olduğu için değil, insani amaçları olduğunu için imzaladığının altını çizdi. Birilerine itaat etmek ya da birileri istediği için akademi camiasına adım atmadıklarını vurgulayan Sayın, birilerinin isteği üzerine de mesleğinden uzaklaşmayacağını dile getirdi.

'Akademik çalışmalar için devlet kurumuna ihtiyacımız yok'

Sayın, bilimsel çalışma yapmak için üniversitede çalışmak zorunda olmadıklarını da kaydetti. Amaçlarının yaşama ve insanlığa bir değer katmak olduğunu, bunlar için de illa bir devlet kurumuna ihtiyaçları olmadığını söyleyen Sayın, diğer akademisyenlerle birlikte alternatif çalışmaların içinde yer alacağını ve özerk, daha bağımsız akademik çalışma alanının yaratılması için mücadele etmeye devam edeceğini ifade etti.

'AKP radikalleştikçe faşizme eviriliyor'

Yaşamın döngüsünün kelebek etkisi ile devam ettiğini belirten Sayın, bunu ise bugün içerisinde bulundukları koşullar üzerinden şu sözlerle açıkladı:

"Bu kelebek etkisi çerçevesinde en ufak bir etki büyük sonuçlara sebep olabilir. Hem olumlu hem de olumsuz açıdan. Bu çerçevede şu an ki egemen olgu olan AKP'nin 14 yıllık iktidarı süresince hatası ve eksiği ile Gezi Direnişi ciddi muhalif bir hareketti. Bunun yanında 40 yıla yakın bir süredir muhalif bir Kürt Hareketi de söz konusu. Bütün bu potansiyeller bir araya geldiğinde iktidarın daha büyük kelebek etkilerinin önüne geçmek için kendi adına atması gereken adımları attığı inancındayım. Bu adımlar da ne kadar radikalleşirse o kadar faşizme evrilir. Yaşanan evre de bu adımların radikalleştiği evrelerle birlikte geçilen evrelerdir. Akademisyenlerle başlayan adım eğitimcilerle devam ediyor. Bir sonraki adım ise sağlıkçılar ve diğer çeşitli hizmet sektöründeki kamu emekçileri olacağını düşünüyorum."

'Direnebilmek çok önemli'

Sayın, bu nedenle toplumun direnmekten başka çaresi olmadığını ifade etti.

"Direnebilmek çok önemli. Bunu pratiğini Dersim'de gördük. Dersim'de direnen öğretmenlerin büyük bir çoğunluğu tekrar görevlerine iade edildiler" diyen Sayın, devamında da "Siyasi iktidarın adımlarına karşı biz direnmedikçe, biz adım atmadıkça, biz bütünleşmeden kaçtıkça bu saldırıların ardı arkası kesilmeyecek. Ve hep kademeli olarak yaşanacak bu. Bundan dolayı direnişten kaçınmak kimseye bir fayda sağlamayacak. Alanlardan kaçmak, mücadeleden kaçmak kimseye bir fayda sağlamayacaktır. Bundan dolayı öğretmenlerin direnişi elden bırakmamaları gerekiyor" diye konuştu.

'AKP içersinde de tasfiyeler yaşanacak'

Atılan adımların AKP içersinde de zamanla tasfiyelere neden olacağını belirten Sayın, AKP tabanında kendisini muhalif olarak tanımlayanların da tasfiyelerden kaçma şansı olmadığını ifade etti. 14 yıllık AKP iktidarının artık bir değişim süreci yaşadığını belirten Sayın, iktidarın eski derin devlet ayarlarına dönerek yeni ittifaklara giriştiğini belirtti. Bu çerçevede tasfiyelerin hiçbir zaman değişmeyen hedef olarak Kürtler ve muhalif sol örgütler üzerine zaten odaklanacağını belirten Sayın, yaşanan döngüde bundan sonraki hedefin AKP içinde sistemle uyum gösteremeyecek bireyler olduğunun altını çizdi.

Bunun bir kaç örneğinin ise Dolmabahçe Mutabakatı'nda yer alan isimlerin tasfiyesi ile kendisini gösterdiğini belirten Sayın, AKP tabanının sürecin kendilerine yönelmeyeceği yönündeki beklentileri için kimsenin garantisi olmadığı uyarısında bulunarak, topyekun haksızlıklara karşı durmak gerektiğini söyledi.

(akl/ba/öç)



Paylaş

EN ÇOK OKUNANLAR