KESK’in 29 Aralık grevi ‘sözde’ oldu!
AMED (DİHA) - Eğitim Sen üyesi 24 öğretmen hakkında başlatılan soruşturmada sendikal faaliyetler, toplu iş sözleşmesi için iş bırakma eylemi, rapor almaları ile Ankara katliamını protesto etmeleri “yasadışı örgüt faaliyeti” sayılırken, 29 Aralık 2015'teki toplu grev için ise "sözde" denildi.
Amed’te (Diyarbakır) 21 Eylül’de yapılan baskınlarda gözaltına alınan 24 öğretmenden 17'si bırakılmış, 7’si ise tutuklanmıştı. Eğitim Sen üye ve yöneticisi öğretmenlere yönelik soruşturma 2012 yılında başlatılırken, soruşturma kapsamında öğretmenlerin telefonları 2 yıl boyunca dinlenmiş. 2014 yılında rafa kaldırılan soruşturma 2 yıl bekletildikten sonra harekete geçen polis ve savcı, öğretmenlerin görevden almalara karşı topluca itiraz dilekçeleri vereceği 21 Eylül günü gözaltı operasyonu yaptı. Öğretmenlerin sendikal faaliyetler kapsamında okul boykotuna katılması, anadilde eğitim için çalışmalar yapması, grev ve toplu sözleşme ile Ankara katliamını protesto etmek için basın açıklaması ve yürüyüşlere katılması suç sayıldı. Bu çerçevede eğitim emekçilerine skandal sorular yöneltildi.
Ankara katliamını protesto etmek suç
Gözaltındaki eğitim emekçilerine sorulan ilk soru, “Eğitim Sen üyesi misiniz?” oldu. TMMOB, DİSK, KESK ve TTB’nin 10 Ekim Ankara katliamını protesto etmek için aynı gün Amed’te düzenlendiği yürüyüş ve basın açıklamasına katılmayı suç delili sayan polis, öğretmenlere, şu skandal soruları yöneltti: “Özgür Gündem adlı internet sitelerinde yapılan çağrılara uyarak bahse konu eyleme katıldığınız tespit edilmiştir. Bu eyleme katılma amacınız nedir? Bu eylemi kim ve kimlerin talimatına uyarak katıldınız? Bu eylemde yasadışı slogan attınız mı?”
KESK’in düzenlediği grev ‘sözde’ oldu
Sendikal faaliyetlerin olmazsa olmazı olan grev ve toplu sözleşme için yapılan iş bırakma, yürüyüş ve basın açıklamalarına öğretmenlerin katılmasını suç sayan polis, gözaltındaki öğretmenlere, “KESK Diyarbakır Şubeler Platformu organizesinde ve Diyarbakır İl merkezinde kurulu bulunan işçi sendikaları ve sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle 29 Aralık’ta yapılan sözde grev eylemine katılarak destek verdiğiniz tespit edilmiştir. Detaylı olarak ifadenizi veriniz” denildi.
Sendikanın Toplu İş Sözleşmesi için düzenlediği eyleme katılmanın suç sayıldığı soruşturma dosyasındaki sorulardan bazıları ise şöyle: “PKK/KCK güdümünde yayınların yapıldığı internet siteleri ve televizyon kanallarında yer alan çağrılar ve talimatlar doğrultusunda KESK Diyarbakır Şubeler Platformu organizesinde ilimizde kurulu bulunan işçi sendikaları ve sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle toplu iş sözleşmesi 'memur maaş zamları' ile ilgili olarak Diyarbakır il merkezinin muhtelif yerlerinde Dağkapı Meydanına kadar yürümek için toplanan grup ile birlikte hareket ettiğiniz tespit edilmiş. Konuyla ilgili detaylı ifadenizi veriniz.”
Kürtçe eğitim istemek ve bunun için çalışmak suç!
Devletin, Kürt dilini üniversitelerde ve kendi okullarında “Seçmeli ders” olarak okutulmasını ve bu çerçevede öğretmen yetiştirilmesini görmezden gelen polis, Eğitim Sen’in kuruluşundan beri savunduğu ve tüzüğünde yer alan “Parasız, eşit, bilimsel ve anadilde eğitim” kapsamında Kürtçe eğitim için öğretmenlerin yaptığı çalışmaları “örgüt faaliyeti” olarak değerlendirdi. Öğretmenler, “PKK ve KCK amaç ve stratejisi doğrultusunda ortaya koyduğu KCK Sözleşmesinde eğitim faaliyetleri ve Kürtçe dilinin yaygın olarak kullanılması için çalıştığı Demokratik Özerkliğin fiilen inşa edilmesi hedefi doğrultusunda ana dilde (Kürtçe) eğitim çalışmalarına propaganda aracı olarak kullandıkları bu çerçevede eğitim destek evleri) EDEV adı altında Kürtçe eğitim veren birimleri hayata geçirilerek yaygınlaştırılmaya çalışıldığı söz konusu oluşumların Abdullah Öcalan’ın görüşme notlarındaki talimatlarıyla hayata geçirildiği şüphelinin eğitim destek evlerinde EDEV görev aldığı gönüllü öğrenci ve öğretmen kazandırma çalışması içerisinde planlamalar yaptığı EDEV Kürtçe eğitim ve okullaşma alt yapısını hazırlamaya yönelik çalışmalarını Eğitim Sen bünyesinde faaliyet yürüten öğretmenlerle birlikte Eğitim Sen kurumuna kullanarak çalışmalar içerisinde olduğunuz değerlendirilmektedir. Bu konuda detaylı ifade veriniz” suçlamaları ile karşı karşıya kaldı.
Sendikal faaliyet ‘yasadışı faaliyet’ oldu
Öğretmenlerin tutuklanma gerekçesinde ise şu ifadelere yer verildi: "Şüphelilerin üzerlerine atılı örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçunu işlediklerini dair şüpheli S.A. açısından soruşturma dosyası içerisinde mevcut değerlendirme ve tespit tutanağından anlaşılacağı üzere PKK/KCK örgütünün eğitim yılı başlangıç dönemlerinde anadilde eğitim adı altında boykot çağrıları yaptığı, bu kapsamda okullarda görev yapan bazı öğretmenlerin çağrıya uymak için rapor aldıkları ve okulların da göreve gitmediklerinin bilinen bir durum olduğu, soruşturma dosyası içerisinde mevcut belgelerden anlaşılacağı üzere şüphelinin de PKK/KCK terör örgütünün çağrısına uyarak rapor aldığının anlaşıldığı, yine tape görüşme içeriklerinde bu hususla ilgili konuşmaların mevcut olduğu, ayrıca soruşturma dosyası içerisinde mevcut örgüte müzahir internet sitelerinde yayınlanan örgüt çağrıları doğrultusundan, olay tutanakları ve görüntü inceleme fotoğraftan tespit tutanaklarından anlaşıldığı üzere şüphelinin PKK/KCK örgütünün çağrıları doğrultusunda gerçekleştirilen birden fazla yasadışı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katıldığı…”
(dte-bo/fç/pu)
